Sosyal Ses alanında rekabet neden bu kadar kızıştı?
--
Sosyal sesin dünyada bu kadar hızlı popüler olmasının, rekabetin de son dönemde bu denli kızışmasının belli başlı nedenlerini aşağıdaki gibi sıralayabiliriz:
1- Pandemide çok yoğun kullanımdan sonra hepimiz video konferans yorgunluğu yaşıyoruz, Zoom’un CEO su bile bunu yaşadığını itiraf etti >> (video conference fatigue)
2- Evde izole kalmak, sosyalleşme içgüdülerimizin daha çok farkına varmamızı sağladı ve bu yüzden sosyalleşmeyi daha da kıymetli hale getirdi,
3- Yeni insanlarla da tanışabildiğimiz aktiviteler kimilerimiz için temel bir ihtiyaç, normale dönemediğimiz için bu alandaki ihtiyacımızı da karşılayamıyoruz,
Her ne kadar ilk çıktığı kadarki popülerliğini olmadığını düşünsek de bu alan gittikçe daha çok kızışarak yeni ürünlerin hızlıca lanse edilmeye başladığı bir girişim alanı haline geldi.
Peki Sosyal Ses Nedir?
Sosyal medya, dijital ses, sanal etkinlikler gibi özelliklerin hepsini bir araya getirerek kullanıcıların teke tek veya gruplar halinde sohbet etmelerini sağlayan uygulamalardır diyebiliriz. Bu uygulamlarda kullanıcılar, doğal olarak birbiriyle ya da grup olarak ses yoluyla iletişim kurabilirler. Sosyal medya uygulamalarına benzer şekilde birbirilerini takip edebilirler. Bir araya gelip , etkinlikler düzenleyebilirler.
SOSYAL SES ŞEMASI
Sosyal Ses, Dijital Ses değildir! Farkı Nedir?
Sosyal ses format gereği dijital sese benzer, internet radyosu ya da podcasti de düşünürsek. Aradaki fark ise podcast’ler genelde istek üzerine (on-demand) yeniden dinlenebilir ama sosyal ses platformlarında etkinlikler canlı olur ve etkinlik bitince tekrar dinlenemez (yine de tüm uygulamalarda böyle değildir) . Bunun yanında sosyal ses platformları, kullanıcıların birbiriyle etkileşimde bulunabilme özellikleriyle donatılmıştır.
Sosyal sesin dijital sese benzer özellikleri Spotify gibi şirketlerin dikkatini çekmişti ve Spotify 2021 senesinde Betty Labs şirketini satın aldı. Onların Locker Room diye spor odaklı sosyal ses uygulamasını kendi bünyesine kattı. Sonrasında Green Room isimli kendi sosyal ses uygulamalarının lansmanını yaptılar.
En popüler sosyal ses uygulamlarından biri olan Clubhouse’a olan ilgi ise Türkiye ile beraber dünyada da 2021’in ilk aylarında adeta zirveye ulaştı. O dönemle ilgili yazımıza bu linkten ulaşabilirsiniz.
Bu kadar ses (buzz) yaratmasına rağmen Amerika’da Mart 2021’de yapılan bir araştırmaya göre halen 5 kullanıcdan 4’ü Clubhouse’ı halen duymamış. İndirme rakamlarını incelediğimizde, Türkiye, clubhouse uygulamasının iOS işletim sisteminde en çok indirildiği ilk 10 ülke arasında yer aldı.
BU ALANDAKİ OYUNCULARI İNCELEYELİM:
A. Clubhouse:
2020 senesinin mart ayında çıktı. Sohbet odalarına katılan kullanıcılar canlı olarak sesli sohbet edebiliyorlar. Clubhouse algoritması, size uygun odaları sizin için seçip bir akış (feed) şeklinde telefonunuzda gösteriyor. iOS ve Android’de kullanılabiliyor. Yine de Android uygulaması nispeten daha yeni kullanıma açıldığını hatırlatalım. Bir sohbet odası en fazla 5 bin kişiyi ağırlayabiliyor. Moderatörler katılımcılar arasından konuşmacılara söz veriyor ve bu şekilde sohbet ilerliyor.
Çok hızlı büyüyen clubhouse, şubat sonundaki kullanıcı sayısı 10 milyonu geçmişti. Yine de yapılan araştırmalara göre çoğu büyük pazardaki kullanıcıların çoğu henüz Clubhouse’un ne olduğunu bilmiyor.
B. Twitter Spaces
Spaces’e, Twitter’ın hem iOS hem de Android uygulamarından erişilebiliyor. Takip ettiklerinizden birisi Spaces başlatmışsa, onu mor renkli bir background ile diğer hikayelerden ayrışmış bir tasarım ile hikayeler bölümünde görebiliyorsunuz. Kendiniz de tweet yarat düğmesine tıklayarak oradan bir oda açıp sohbetlere başlayabiliyorsunuz. Şu anda sadece beta test kullanıcılarına bu özellik açık.
İlerleyen günlerde daha da geniş olarak kullanıma açıldığında Twitter’ın dünya çapındaki 192 milyon kullancısına erişim potansiyeli olacak.
Twitter kendi şirket yapısı gereği bu tür uygulamaları geliştirip daha da geniş kitlelere ulaştırabilme konusunda deneyime ve iş gücüne sahip durumda. Üstelik son seçim dönemlerinden yaşanmışlıklarla bilhassa içerik moderasyonu konusunda clubhouse’ ekibine göre çok daha tecrübeli olduğunu söyleyebiliriz. Üstelik Twitter Spaces’ta odalara katılımda bir sınır (Clubhouse’da bu sınır 5 bin kişi) olmaması ; çok geniş çapta katılımcılı eventler için ayrı bir fırsat sağlıyor.
Arayüzünü incelediğinizde ise maalesef clubhouse gibi çok sade bir tasarım olduğundan bahsedemeyiz. Ama kullanımına baktığımızda bir kaç dakikada alışabildiğiniz kolaylıkta bir ürün.
C. Discord:
Discord 2015 senesinde bilgisayar oyunu oynayan komunitenin kendi aralarında oyun oynarken konuşup iletişebilmeleri için kurulmuştu. Sesli iletişim platformun en belirgin özelliklerinden biri ve kullanıcılar ilgi alanlarına göre gruplara ayrışabiliyor ve buralarda metin video ve sesle birbirleriyle sosyalleşebiliyorlar.
Halen platformun dünya çağında 140 milyon kullanıcısı var ve WSJ’nin yaptığı bir araştırmaya göre pandemiyle birlikte bu rakam iki katına ulaşmış durumda.
Discord reklam modeliyle işlemiyor. Kullanıcılar bazı “cool” özelliklere erişebilmek için ücret ödüyorlar. Mesela profil etiketleri, emojiler, daha kaliteli video görüşmeler gibi gibi. 2019’da 45 milyon dolar gelir elde eden Discord, 2020 senesinde 130 milyon dolara ulaştı.
D. Facebook:
Haberlere göre Facebook kendi sosyal ses ürünü üzerinde çalışıyor. Mart ayında Zuckerberg Clubhouse’daki bir odadan Facebook’un alışveriş ürününü duyurmuştu.Görünüşe göre facebook, Instagram’ın reels’i nasıl Tiktok’u taklit ettiyse aynı şekilde burada clubhouse’u taklit edecek şekilde bir strateji izleyecek ve rakibinin aynı özelliklerini kopyalayacak…
E. Spotify Green Room:
Spotify’da son olarak bu alana giren oyunculardan bir tanesi. Bilhassa Locker Room denilen ve Clubhouse’un spor alanında sohbetleriyle bilinen uygulamayı satın aldıktan sonra bu alanda ilerleyeceğinin işaretlerini vermişti. Ve geçtiğimiz günlerde Green Room uygulamasını da lanse ederek resmi olarak sosyal ses alanındaki rekabete Spotify da katılmış oldu.
Spotify’ın müzik alanındaki başarısıyla ve bu ekosistemki ünlülerle olan ilişkilerini de iyi kullanarak bilhassa Green Room üzerinden sosyal ses alanında ilerlemek istediği artık bir sır değil.
F. Fireside: Dünyaca ünlü yatırımcı Mark Cuban tarafından da desteklenen bu proje bu sene sonunda live olacak. Canlı sohbetlerle birlikte bir podcast platformu olduğunu söyleyebiliriz.
G. Riffr: Ses ile ilgili sosyal ağ diye kendini tanımlayan Riffr aslında mikro podcast diyebileceğimiz bir karaktere sahip. Kullanıcılar bu mikro ses dosyalarını platformdaki diğer kullanıcılarla paylaşabiliyorlar. Riffr clubhouse’dan da önce lansmanı yapılan bir platform. 2019 yılını mart ayında yayın hayatına başladı.
H. Stereo: Stereo Clubhouse’a benzer özellikler gösterir ama kullanıcıların profil resimleri oluşturmalarını sağlarken avatar kullanmaları, ses kayıtlarına izin vermesi açısından ayırışırlar. Geçtiğimiz aylarda da hızla büyüyen platformu 2020 senesinin ağustos ayından beri dünya çağında 3 milyondan fazla kullanıcı indirildi.
I. LinkedIn: Linkedin kullanıcıların profesyonel ihtiyaçlarına yönelik bir özelliği test etmeye başladı. Clubhouse kullanım alanlarından bir tanesi aslında iş sohbetleri ve yeni insanlarla networking olduğu için Linkedin’in bu alana girmesi kimseyi şaşırtmadı.
J. Telegram: Mahremiyet odaklı sosyal ağ olan Telegram, kendi kanallarından sosyal ses kategorisini test ediyor ve daha geniş kitlelerin sesli sohbeti kullanmasına izin veriyor.
“Markam nasıl faydalanır diye düşünmeyin. Markamı kullanan kullanıcılar nasıl faydalanabilir ve ben onların hayatına neler katabilirim? diye düşünün. “ — Karen Staughton — West Coast Etkileşim Direktörü, Grow
Kaynak: e-marketer
MARKANIZ İÇİN KULLANIM ALANLARI NELER OLABİLİR?
1- Fenomen (Influencer) Pazarlaması
- Sosyal ses yaratıcıları (creator) kullanarak markanıza yeni bir ses verebilirsiniz.
- Ünlülerle işbirlikleri yapılabilirsiniz. Bir çok ünlü clubhouse da dahil olmak üzere bu tür uygulamaları kullanıyor.
- Üstelik Mart ayında Clubhouse, Yaratıcı Hızlandırıcı programını tanıtmıştı buna göre seçilen 20 yaratıcı, creative geliştirme, pazarlama, gelire dönüştürme alanlarında Clubhouse’dan destek alırken, aylık 5 bin dolarlık garanti kazancın da sahibi olacak.
2- Markaların sohbet odaları ve toplantıları
- Clubhouse’da markanızı aşırı ön plana çıkarmanız sevilmiyor. Burada dikkatli olun. Clubhouse’daki konuşmalar daha çok kullanıcı odaklı ve markaların çok ön planda olmasından kullanıcılar kaçıyorlar. Dolayısıyla markanızı doğru sohbet odasında doğru kitleyle buluşturduğunuzdan emin olmalısınız.
- Twitter spaces markalar için daha çok fırsatlar barındırıyor ve daha esnek diyebiliriz. Markalar bu alanda Twitter’ın yapısı gereği kendileri var olabiliyorlar.
- Değer katmak yine pazarlama ipuçları arasında yer alıyor. Mesela Pizza dağıtım uygulamaları sponsorlu sohbet odalarındaki dinleyecilere ücretsiz pizza dağıtarak promosyon yapıyor. (Değer katına güzel bir örnek)
- Ya da ihracat yapmayı düşünen bir firma iseniz yurt dışında yaşayan Türk vatandaşların açtığı sohbet odalarında fikir alışverişinde ya da marka tanımında bulunabilirsiniz. B2B şirketler için daha çok kullanılabilecek bir alan olduğu söylenebilir.
3- Kurumsal iletişim
4- Sosyal dinleme ve odak grupları çalışmaları
- Kullanıcıların kendi görüşlerini ifade ettiği sohbet odalarında markanızla ilgili ya da sosyal hayatla ilgili yeni iç görüler de elde edebilirsiniz
- Değişik konularda sohbet odaları pazarlama stratejileri, yeni ürün oluşturma gibi alanlarda kıymetli iç görüler içerebiliyor.
- Odak grubu toplantılarınızı diğer platformlardan ziyade sosyal ses platformlarında da gerçekleştirebilirsiniz
5- Sanal etkinlikler, fuarlar
- Türkiye’de dahil olmak üzere bir çok şirket seminer, panel ya da etkinliklerini clubhouse’a taşıyarak dikkat çektiler.
6- Sosyal Ses Reklam Kampanyaları:
- Henüz platformlarda aktif değil ama ilerleyen zamanlarda markaların işine yarayacak olan reklam kampanyaları ya da ölçümleme özelliklerinin bu platformda yer alabileceğini söylemek kullanıcıların ilgisine bakınca yanlış olmaz.
*Kaynak: e-marketer